Boşanma Davalarında Karşı Dava Nasıl Açılır?
Açılmış olan çekişmeli boşanma davasında davacı ve davalı eşin boşanmaya dayanak gösterdiği sebepler çoğu zaman birbirinden farklı olmaktadır. Davacı eş dava dilekçesinde boşanmak istemesinin sebebini, davalı aleyhine olacak şekilde belirttiği takdirde davalı eşin de dava dilekçesinde belirtilen sebeplerin geçerliliği bulunmadığını, kendisinin daha geçerli farklı sebepleri bulunduğunu öne süreceği yol karşı dava açmaktır. Davalı, sadece cevap dilekçesi verdiği takdirde dava dilekçesi ile sınırlı olarak kendisini savunacaktır. Ancak davalı eş, cevap dilekçesi ile karşı dava açtığı takdirde yeni iddialar da gündeme getirebilecektir. Karşı dava 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 132. Vd. Maddelerinde düzenlenmiştir. Kanun karşı dava açmak için şartlar belirlemiştir. Karşı Dava …
Yaş Büyütme ve Yaş Küçültme Davaları Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Günümüzde nüfus kayıtlarına yanlış tarihte kaydedilen vatandaşların sayısı azımsanmayacak kadar çoktur. Özellikle evde yapılan doğumlarda bu durumla karşılaşılmaktadır. Kanunlarımız bu tür hataların kişinin gelecek yaşantısına olan negatif etkisini ortadan kaldırmak için nüfus kaydının düzeltilmesi davalarını öngörmüştür. Yaş küçültme ve yaş büyütme davaları da nüfus kaydının düzeltilmesi davalarından olup, her iki dava da aynı usule tabidir. Ancak bir kimsenin kimlikte yazılı yaşını değiştirebilmesi için kanun birtakım şartlar öngörmüştür. Yaş Büyütme ve Yaş Küçültme Davası Şartları Nelerdir? Kişinin dış görünüşü değiştirmek istediği yaşa uygun olmalıdır. Değiştirilmek istenen yaş ile kimlikte yazılı yaş arasında 1-2 yaş bulunması halinde bu şart sorun yaratmayacak iken …
Nafakanın Kaldırılması Davası ve Şartları
4721 Sayılı Medeni Kanunu’muza göre nafaka çeşitleri 4’e ayrılmaktadır. Bunlar; tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, iştirak nafakası ve yardım nafakasıdır. Halk arasında genel olarak bilinen nafaka yoksulluk nafakasıdır. Boşanma davalarında, boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak kaydıyla geçimi için diğer taraftan süresiz olarak nafaka isteyebilir, bu nafakaya yoksulluk nafakası denir. Her ne kadar nafaka süresiz olarak verilmişse de bazı sebeplerin varlığı halinde nafaka kendiliğinden ya da hakim kararı ile kaldırılabilir. Bu yazımızda sadece nafakanın kaldırılması konusuna değinilmiş olup, nafaka ve nafaka çeşitleri hakkında detaylı bilgi almak için daha önceki yazımızı okuyabilirsiniz. Nafakanın Kendiliğinden Kalkacağı Durumlar Nafaka alacaklısının başka …
Nüfus Kaydının Düzeltilmesi Davaları
Nüfus kayıtlarındaki herhangi bir eksikliğin ya da yanlışlığın düzeltilmesi için açılan davalara genel anlamı ile nüfus kaydının düzeltilmesi davası denir. İsim değiştirme davası, soyisim değiştirme davası, yaş değiştirme davası, babalık davası, soybağının reddi davası, öldüğü halde nüfusta sağ olarak görünen kişilerin kaydının düzeltilmesi davası, gaiplik davası gibi kişilerin nüfus kaydına ilişkin tüm dava çeşitlerini kapsayan davalar nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırılır. Nüfus Kayıtlarında Hangi Bilgiler Yer Alır? *Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, *Kayıtlı bulunduğu il, ilçe, köy veya mahalle adı ile cilt, aile ve birey sıra numarası, *Kişinin adı ve soyadı, cinsiyeti, baba ve ana adı ile soyadları, evli kadınların …
Boşanma Sonrası Kadının Beklemesi Gereken Süre (İddet Süresi)
İddet süresi ya da diğer adıyla bekleme süresi, boşanan kadının yeniden evlenebilmek için beklemesi gereken süre olarak tanımlanabilir. 4721 Sayılı Medeni Kanunu’muz boşanmanın kesinleşmesinden itibaren 300 gün geçmedikçe kadının evlenmesine olanak tanımamıştır. Kadın boşanmanın kesinleşmesinden itibaren 300 gün geçmedikçe evlenemez. İddet süresi sadece kadınlar için getirilmiştir. Erkeğin beklemesi gereken bir süre söz konusu değildir. iddet süresinin amacı bu sürede doğan çocuğun menfaatini korumaktır. Medeni Kanun md. 132: Evlilik sona ermişse, kadın, evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün geçmedikçe evlenemez. -Doğurmakla süre biter. -Kadının önceki evliliğinden gebe olmadığının anlaşılması halinde veya evliliği sona eren eşlerin yeniden birbiriyle evlenmek istemeleri hallerinde mahkeme …
Koruma Tedbirleri Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Koruma tedbirleri aile içi şiddet olaylarının önlenebilmesi amacıyla 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’da düzenlenmiştir. Uzaklaştırma kararı bir koruma tedbiridir. Bu kanun şiddete uğrayan ya da uğrama tehlikesi bulunan kadınların, çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişilerin korunması amacıyla 2012 yılında yürürlüğe girmiştir. “Tedbir kararı, ilgilinin talebi, Bakanlık veya kolluk görevlileri ya da Cumhuriyet savcısının başvurusu üzerine verilir. Tedbir kararları en çabuk ve en kolay ulaşılabilecek yer hâkiminden, mülkî amirden ya da kolluk biriminden talep edilebilir.” “Koruyucu tedbir kararı verilebilmesi için, şiddetin uygulandığı hususunda delil veya belge aranmaz.” Koruma Tedbirleri Nelerdir? …
Boşanma Davasından Feragat
Boşanma davası, hukuki anlamda geçerlilik arz eden bir evlilik ilişkisinin aile mahkemesi tarafından sona erdirilmesidir. Boşanma davası çekişmeli ve anlaşmalı olmak üzere iki şekilde görülür. Çekişmeli boşanma davası açıldıktan sonra taraflar boşanmamak konusunda uzlaşıya vardıkları takdirde davacı taraf boşanma davasından feragat edebilir. Feragat Nedir? Bir kimse, DAVACI İSE, açmış olduğu davayı kendi arzusuyla sona erdirebilir. Feragat, ancak derdest bir davada söz konusu olur. Derdest dava, davanın başlamış olduğu tarihten, hükmün açıklandığı tarihe kadar olan süreçte bulunan dava demektir. Yalnızca özel hukukta var olan bu olanak, özel hukuk davalarının nasıl görüleceğini ve buna ilişkin şekil şartlarını vs. düzenleyen Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun …
Velayetin Değiştirilmesi Davası
Evlilik birliği sona erdikten sonra taraflar arasında uyuşmazlıkların çıktığı konulardan birisi de velayetin kimde kalacağıdır. Hakim velayete ilişkin karar verirken çocuğun üstün yararını gözetmek durumundadır. Velayet davası başka bir yazımızda ele alınmış olup, bu yazıda sadece velayetin değiştirilmesi konusuna değinilecektir. Velayete ilişkin karar hangi aşamada verilmiş olursa olsun kesin hüküm teşkil etmez. Boşanma davası kesinleşmiş olsa dahi bu davada verilen velayete ilişkin kararın değiştirilmesi her zaman istenebilir. Ancak velayetin değişikliğini gerektiren esaslı bir değişikliğin ortaya çıkması ve bu değişikliğin çocuğu olumsuz anlamda etkilemesi gerekmektedir. 8 Yaş ve Üstü Çocukların Velayeti Konusunda Emsal Karar Yargıtay İçtihatları Doğrultusunda Velayetin Değişikliğini Gerektiren Sebepler: …
Boşanma Davalarında Çocuğun Velayeti Kime Verilir?
Evlilik devam ettiği sürece eşlerin her ikisi de çocuk üzerinde velayet hakkına sahiptir. Ancak tarafların boşanması halinde hakim çocuğu eşlerden birine verir. Boşanma davalarında tarafların en fazla uyuşmazlık yaşadığı sorunlardan birisi de velayetin kimde kalacağıdır. Velayetin kime verileceği hususu çocuğun menfaati göz önünde tutularak verilmektedir. Amaç çocuğun bu süreci ve sonrasını en az sıkıntılarla atlatabilmesidir. Velayetin Kime Verileceği Nasıl Belirlenir? Boşanma davalarında çocuğun velayetinin kimde bırakılacağı birçok faktör göz önüne alınarak belirlenir. Çocuğun yaşı, sosyal çevresinden ayrı kalıp kalmayacağı, velayet kendisine bırakılacak eşin çocuğa yeterli imkanları sağlayıp sağlayamayacağı, çocuğun diğer kardeşleri ile yaşaması, kimin yanında kalmak istediği gibi birçok faktör …
Facebook Kayıtları Boşanma Davasında Delil Olabilir mi?
Günümüzde facebook, whatsapp, twitter ve diğer sosyal medya kullanımlarının artması neticesinde kişiler bu vasıtalarla hakaret, tehdit gibi suçlar işlediği gibi bu platformlarda özel hayatına ilişkin paylaşımlar yapmakta ya da sohbet yolu ile yakın çevresi ya da başka kişilerle iletişime geçebilmektedir. Sosyal medya kullanımını, boşanma davalarında da kendini göstermektedir. Eşlerden biri diğer taraf aleyhine kusur izafe ederek boşanma kararı alabilmek için elinde bulunan tüm delilleri kullanmak isteyecektir. Bu konuda Boşanma Davalarında Kusur Sayılan Haller Nelerdir? başlıklı yazımızı da okuyabilirsiniz. Şöyle ki, taraflardan birisi diğerinin aleyhine olan delilleri facebook yolu ile toplayabilmekte ve talebi doğrultusunda karar vermesi için mahkemeye sunmaktadır. Ancak günümüzün …